Bolivya, ziyaret edenleri bir çok özelliği ile büyülüyor,
ama bu ülkeyi anlatan tek bir kelime sorarsanız “rengarenk” derim. Sokakları,
pazarları, sofraları, giysileri rengarenk.
Dikkatimi en fazla çeken de hanımefendilerin giysileri oldu.
Bizler gibi casual giyim çok yaygın, ama geleneksel çizgilerden çıkmayan
kadınların sayısı azımsanacak gibi değil.
Bu biraz da tuhaf giyim tarzının ardında hispanik etkiler
var, koloniyal dönemde Güney Amerika’yı hallaç
pamuğuna çeviren İspanyollar kendi giyim şekillerini buraya taşımışlar. Taşımak
derken aslında resmen dayatmışlar. Engizisyonun emriyle giyilmeye başlanan fırfırlı
etekler (pollera) İspanyolların yumuşak iklimine uygunmuş ama Bolivya ve Peru’nun
can damarı And Dağlarının sert ve soğuk havasına uymamış. Bu yüzden kadınlar
polleranın içine ilave etekler giyerek ısınmaya çalışmışlar. Eteği şişkin ve
puf puf gösteren iç parçaya enaguas deniyor. Eteklerin olabildiğince yukarıdan
giyilmesi ve poponun büyük gösterilmesi tercih ediliyor. Bu ülkede büyük popo
makbul. (4400 mt rakımın azizlikleri olmasa, burası bu yönüyle benim için cennet adeta)
Kadınların bir zamanlar zorla belli bir tarza büründürülmeleri
çok sevimsiz ama bundan daha sevimsizi
Aymara ve Quechualı kadınların yakın tarihlere kadar büyük şehirlerde sokağa
çıkmalarının bile engellenmiş olması. Bazı mekanlar ise “chola kadını giremez”
diye yasaklar koymuşlar ve bu etekleri giyen kadınları dışlamışlar. Ancak
Cholita denilen bu geleneklere bağlı yerel kadınlar, ülkenin sembolü ve pırıl
pırıl parlıyor.
Kadınların birçoğunun başında aslında Avrupa’da erkeklere
has olan şapkalardan var. Sombrero denilen bu aksesuar da hispanik bir gelenek,
bir özenti. Bir yandan başlarını sıcak tutuyor, bir yandan da mesaj veriyorlar.
Şapka kafaya tam ortalanmış olarak takılırsa kadın evli demek. Hafif yana yatık
ise kadın dul veya bekar demek.
Takılar önemli, altın değerli, takı ne kadar gösterişli ise
o kadar iyi. Önemli günlerde kadınların en değerli takılarını üstüste taktıkları
ve başlarına bir şey gelmesin diye yanlarında korumayla gezdiği biliniyor.
Şallar kışın soğuğundan korunmak için şart, tercihan alpaka
yününden.
Bu kadar detayla kim uğraşır demeyin, Bolivya’da bizim
günlük yaşamda giydiğimiz giysilerin sıkça tercih edilme sebebi Cholita
tarzının maliyetinin yüksek olması. Yani geleneksel giyim biraz da varlıklı olmak
demek. Sahip olduklarını göstermek, bununla gururlanmak da tamamen
kadınsı bir dürtü.