12 Aralık 2014 Cuma

MISHKENOT SHA’ANANIM


Kudüs’ün eski bölgesinden, yani sur içinden, Yafa Kapısından dışarı çıkıp bir miktar rampa yukarı yürürseniz 1860 yılında Sör Moses Haim Montefiore tarafından inşa edilen çok şirin bir mahalleye ulaşırsınız. Burası Kudüs’ün şehir duvarlarının dış kısmında kurulmuş ilk Yahudi mahallesi olma özelliğini taşıyor. Semtin adı Mishkenot Sha’ananim yani  Huzurlu Yaşam Alanı, gerçekten de adı gibi sessiz, sakin.

 

 İlk yapıldığında yaşlılar evi olarak düşünülmüş, geçimini sağlamakta zorlanan insanlar kalsın diye tasarlanmış. Filantropist Sör Montefiore yeni Kudüs’ün inşası için büyük paralar harcamış. O zamanlar Kudüs’ün şehir surlarının dışında yaşamak akıl alacak türden bir durum değilmiş. Burada yaşayan kişiler, okullardan, sinagoglardan, kamu kurumlarından uzakta kalmaktaymış. En önemlisi de şehir surlarının verdiği güven duygusunu duyamıyorlarmış. Fotoğrafa bakarsanız haksız da sayılmazlar. Kalabalıktan soyutlanmış, vahşi hayvanların saldırısına ve elbette ki hırsızlara açık, korunaksız bir yermiş.

 

Günümüzde ünlü şair,  yazar ve sanatçıların tercih ettiği, zaman zaman kafa dinlemek, sergi açmak, konser vermek için uğradıkları ikinci evleri gibi kullanılıyor. Başlangıçta uzun yassı bir bina ile  bir değirmenden oluşan alanda bugün astronomik fiyatlarla sahip olunabilecek  villalar var. Baharda çiçekler açtığında manzarası bir harika oluyor. Değirmen, o zamanlar halka ucuz un sağlamak için kullanılmış. Tabii şehir fazla rüzgar almadığından değirmen de pek verimli çalışmamış. Ben Kudüs’e iki kez gittim, ikisinde de değirmen çalışmıyordu. Sonradan öğrendim ki 2012 de Hollandalıların desteğiyle bir tadilat geçirmiş ve artık çalışıyormuş.
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder