21 Ocak 2015 Çarşamba

TUNNEL OF HOPE - UMUT TÜNELİ


Bosna Savaşı günlerinde Sarajevo şehrinin dünyayla bağlantısı kesilmiş, şehre gıda, silah, gazete, yakıt, hasta ve yaralılara ilaç tedarik edilemez olmuştu. Oldukça ekstrem bir çözüm yolu bulunarak Bosna ordusu tarafından yeraltında tamamen el yordamıyla, kova kürekle  800 metrelik bir tünel açıldı.


Kazıya Bajro Kolar adlı vatandaşın evinin bodrumundan başlandı. Durum ordu tarafından kendisine sorulduğunda bir an tereddüt etmedi ve kendisi de ailesiyle birlikte kazıya yardım etti.

 
Havaalanının diğer tarafındaki özgür Dobrinja ve Butmir bölgelerine ulaşım sağlayan tünelin kazısı 24 saat süreyle 8 er saatlik vardiya yaptırılarak her iki uçtan aynı anda  devam etti. Finansmanı devlet, ordu ve belediye tarafından karşılandı. 3 yıl süresince her tür insani yardım bu tünelden şehre ulaştırıldı. Almanların hibe ettiği kablolar aynı tünelden geçirilerek şehirde elektriğin kesilmemesi sağlandı. İnsanlar bodrumlarda yaşamlarını sürdürdü. (En az 11 bin insan öldürüldü Sırplar tarafından. Bizim şehirde boş olan her yere bina ve AVM inşa ediyorlar. Orada ise boş olan her yere mezarlık yapmışlar. Çoğu gencecik binlerce insan.)



Tünel yapıldı yapılmasına ama teknik olarak oldukça zor koşullarda. Tünelde havalandırma yoktu. Tünele girene maske takılıyordu. Herhangi bir izolasyon olmadığından zaman zaman su basıyordu. Suyun tahliyesi sıkıntılıydı. Üstelik tünelin başlangıç noktasını oluşturan evin hemen yanı başında sırpların yaşadığı mahalle bulunuyordu. Sırplar evin civarındaki tuhaf hareketlilikten kuşkulandılar. Askeriyeye haber vererek Boşnakların tünel kazıyor olabileceğinden duydukları şüpheyi anlattılar. Sırp birlikleri havaalanına doğru uzanan yer altı koridorunda tesadüfi noktalarda kazıya başladı. Amaçları kazıldığı sanılan tüneli bulmak ve yok etmekti. Ancak kazdıkları her yerden su fışkırıyordu. Aramaktan vaz geçtiler. Bu kadar sulak bir bölgede tünel kazmak imkansızdı. Sırplar yanılıyordu. Tanrı iyinin yanındaydı.
 
Bir uçtan diğer uca geçiş yaklaşık 2 saat sürüyordu. İçerisi havasız, karanlık, soğuk, pis ve kalabalıktı. Dışarıda yağmur gibi yağan bombaların yarattığı titreşim tünelin duvarlarını sallıyordu. Yine de hiçbir yeri çökmedi.

Tünelin büyük bölümü bugün kullanılmaz durumda. 20 metrelik bir kısım ise müze ve ibret olarak ziyarete açık. Aradan geçen onca seneye rağmen dehşetin ve umudun kokusunu burada duyabiliyorsunuz. Tünelin girişinde size hem kazı günlerini, hem de Sarajevo' nun bombalandığı günlerin gerçek görüntülerinin harmanlandığı bir video film gösteriyorlar. Filmi mühimmat kutularının üzerinde oturarak izliyorsunuz. Ardından tünelden geriye kalan kısacık yolu yürüyorsunuz. Yüreğiniz daralarak. Kısa ziyaretin son noktası küçük bir müze.
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder